Pages

2 Nisan 2011 Cumartesi

Korkma, sen varsın.

Korkmaktan korkuyoruz. Korkumuzdan.

Korku, gerekli hallerde -mesela bir canavar bizi kovalıyor olsun hem de yemek için- gösterilmesi gereken tepkiler için elzem bir duygudur. Düşünsenize korkmazsanız kaçamayacaksınız üzerinize doğru salyalarını damlata damlata koşan canavardan. O da hooop hiç bir zahemete bile girmeden -bari yiyecekse bile emek harcasın değil mi ama?- sizi lüpletecek. Sonra tabii Pinokyo'nun balina midesinde bir yaşam alanı yaratması misali şanslı olmazsanız, siz artık hayatta kalmamış yağniii ölü olacaksınız. Oysaki canavarı görünce korksanız, sinir hücrelerinizdeki bu uyarılma bedeninizi harekete geçirse bacaklarınız poponuza değe değe koşsanız... Belki de canavar sizi yakalayamayacak ve siz kahraman olacaksınız. Hem de kendi hayatınızın kahramanı. uuuvv, bir canavardan kaçıp kurtulmak istedim şimdi.


Tabii çeşitli kuramlar da var, önce mi korku yoksa sonra mı? Önce kaçar mıyız sonra duygumuzun farkına varırız yoksa eş güdümlü müdür? Gibi gibi. ancak her neyse, hangisinden ötürüyse, korkunun hayatta kalmadaki yeri büyüktür, her türlü duygunun illa ki işlevi vardır.

Korkmaktan korkmayın.

Not: Canavarım Guugıl'dan. Hiç korkulası mı hı?

2009

0 Kalem Kelam: